Tercih haklarımız elimiz den mi alınıyor?
Dünyayı bize tersten gösterip, olduğumuz yerde dolaşmamız mı isteniyor?
Zaten her şey olağan üstü yaratılmış, sistem kurulmuş, bu üstünlüğe ulaşmamız da istenmiyor mu?
Buna benzer soruları artık herkes soruyor, insanları fanus içine sokmak isteyenler ise tek tek kenara itiliyor.
Fanusla ilgili ilginç bir araştırma yapılmış.
Japon balıklarını hepimiz evlerimizde beslemişizdir. Bir cam fanus içinde veya kavanoza koyup aylarca izlemişizdir.
Kuzey İtalya'nın Monza şehrinde fanusta ve büyük kavanozlarda Japon balığı beslemek belediye meclisi kararı alınarak yasaklanıyor...
Nedeni ise düşündürücü ve önemli.
Araştırmada Japon balıkları, fanusun dışbükey camının arkasından dünyayı şaşı görmek durumunda kalıyor, bu da hayat boyu işkence anlamına geliyor. Yani dünyayı olduğu gibi değil, tersten görüyorlar.
Yanıltıcı sinyaller gönderiliyor, gerçekleri görmeleri engelleniyor, yaşamları dünyayı hep tersten algılamakla geçiyor. Aynı yerde dönüp dolaşıyorlar.
Buna benzer algı operasyonları insanlar üzerinde yıllarca yapılmaya çalışıldı. Bizi bir fanusun içine koymak isteyenler, düşünmememiz, konuşmamamız, doğruları görmememiz, üretmememiz, gelişmememiz için çaba harcadı.
Kah başarılı oldular, kah olamadılar. Ama şu saatten sonrada olmaları mümkün değil.
✱✱✱✱✱✱
Yeni Anayasa görüşmeleri başladı. Aman Allah'ım açıklamalara baktım 'Bu meclisten geçmeyecek' namelerini şiddet eğilime dönüştürmek isteyenler ellerini ovuşturarak bekliyor. Bu ülkenin yeni bir Anayasaya ihtiyacı var.
Bunda herkes, hem fikir. Ülke zaten zor günler geçirirken, gerginlik üst düzeydeyken demokrasinin merkezi 'Gazi Meclisi' fikir, düşünce, özgürlük platformu, Milli İrade'nin temsil noktası, şiddet sarmalına sokulmak isteniyor.
Halkın karar vereceği yani referanduma götürülecek bir Anayasa değişikliğinin geçmemesi için kendilerini yırtıyorlar.
Kararı halk verecek, derdiniz ne? Halkın kararından, tercihinden mi korkuluyor? Belki 'evet', belki 'hayır' çıkacak. Tercih milletin.
Meclisin çalışma sistemi belli. Fikirler konuşur, oylama yapılır. Gerekli görülür Milli İrade'ye başvurulur.
Fanus zihniyeti yine kendini göstermeye başladı.
✱✱✱✱✱✱✱
Trabzon'nun Sümela ilçesinde orman yangını çıkıyor. Art niyet devreye giriyor. Yok neymiş, bölge havadan gezdirilen Katar Emiri'ne arazi açmak için yakılmış. Bunu bile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a bağlayan bir akıl, fanus zihniyetinde zirve yapıyor.
Bakan açıkladı, yanan hiç bir orman yeri imara açılmaz, yeniden yeşillendirilir.
✱✱✱✱✱✱✱
Mahsun Kırmızıgül’ün yeni filmi ‘Vezir Parmağı’ tam bir rezillik. Algı ve karalama operasyonu ortaya çıkıyor. İnsanın 'o parmak senin gözüne değsin' diyesi geliyor. Böyle sanat mı olur?
Filmin içeriğinde ne var, inanç saldırısına başka bir boyut getirilmiş. İslami ve eski dönem kıyafetler içerisinde, şalvar, cübbe, çarşaflı insanlar kura çekiyor. Ne için mi? Kim kime çıkarsa birbirleriyle bir geceliğine birlikte olmak için. 1 saatlik nikah muta normalleştirilmeye çalışılıyor.
Filmin yayından kaldırılması için kampanya başlatılmış, doğru bir tepki, tepkilerde ortaya koyulmalı. Her türlü inanç saldırısına karşıyız.
Bu da fanusu kafasının içinden çıkaramayan zihniyet.
✱✱✱✱✱✱✱✱
Bizim masum kedi ABD, terör örgütlerine silah vermiyorum, eğitmiyorum namelerini saz eşliğinde söylerken, yeni fotoğraflar ortaya çıkıyor.
PYD teröristlerini eğiten ABD'li askerler, bide terör örgütünün kıyafetlerini giymişler savaş sahalarında. Bu arada, sandıklarda ki ise, silah yardımı değil. ABD'den hamburger getirmişler.
Başka bir konu ise FETÖ üyelerine birileri sahip çıkıyor, kim acaba? FETÖ darbe girişiminin ardından kara listede olan ve yurtdışına kaçan eski bir rektör ABD'de bir üniversiteye rektör olarak atanıyor. Evet, kulaklarınız yanlış duymadı. 15 Temmuz hain darbe girişimi ortakları kendilerini ortaya çıkarıyor.
Müttefikimizin maceraları bitmez, bakalım daha neler ortaya çıkacak...
Fanus başlarına yıkılsın diyeceğimiz zihniyet devrede.
Bugün 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü, günümüzü unutmuyoruz.
'Kutlu olsun'